Yargıtay 20. Ceza Dairesi, 24.02.2016 tarihli ve 2015/16539 E., 2016/1064 K. sayılı kararı
HÜKÜM ÖZETİ : “Sanığın somut delil olmadığı aşamada uyuşturucuyu Suriye’den getirdiğini söyleyerek ithal suçunu kendi beyanı ile ortaya çıkarması ve etkin pişmanlığı nedeniyle sanığa “uyuşturucu madde ithal etme” suçundan ceza verilemez.”
Yargıtay 20. Ceza Dairesi, 2015/16539 E., 2016/1064 K.
Yüksek Adalet Bakanlığı’nın, uyuşturucu madde ithal etme suçundan hükümlü … hakkında … Ağır Ceza Mahkemesi’nce 09.04.2014 tarihinde 2013/22 esas ve 2014/59 karar sayı ile verilen 5237 sayılı TCK’nın 188/1, 31/3, 62 ve 52. maddeleri gereğince verilen 5 yıl 6 ay 20 gün hapis ve 1.000 TL adli para cezasına ilişkin mahkûmiyet hükmünün kanun yararına bozulmasına ilişkin talebi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 09.10.2015 tarihli ihbar yazısı ekinde dosyanın dairemize gönderildiği anlaşıldı.
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
a) … Ağır Ceza Mahkemesi’nce 09.04.2014 tarihinde 2013/22 esas ve 2014/59 karar sayı ile hükümlü … hakkında 5237 sayılı TCK’nın 188/1, 31/3, 62 ve 52. maddeleri gereğince verilen 5 yıl 6 ay 20 gün hapis ve 1.000 TL adli para cezasına hükmolunduğu, hükmün sanık müdafii tarafından temyiz edildiği, hükümlünün 04.08.2014 tarihli dilekçesi ve ceza infaz kurumunda alınan 27.10.2014 tarihli beyanı ile temyiz isteğinden vazgeçmesi üzerine Yargıtay 10. Ceza Dairesi’nce 31.10.2014 tarihinde 2014/9608 esas ve 2014/12128 karar sayı ile sanık hakkındaki hükmün incelenmesine yer olmadığına karar veridiği, hükmün bu şekilde kesinleştiği,
b) Adalet Bakanlığı’nın kanun yararına bozma talebi ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 24.03.2015 tarihli ihbar yazısı ile; « Sanığın yakalandığı yer ve yakalanış biçimine göre; suç konusu uyuşturucu maddeyi Suriye’den getirdiğine ilişkin görevlilerin bilgi sahibi olmadıkları aşamada, kendi beyanı ile ithal suçunu ortaya çıkaran sanığın, bu eyleminin 5237 sayılı Kanunun 192/1. maddesi uyarınca cezalandırılmayan fiil niteliğinde olması nedeniyle, sabit olan fiilinin tamamlanmış uyuşturucu madde nakletme suçunu oluşturduğu ve aynı Kanunun 188/3. maddesi uyarınca cezalandırılması gerektiği gözetilmeden, ithal suçundan hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir» denilerek Nizip Ağır Ceza Mahkemesi’nin 09.04.2014 tarihli hükmünün bozulmasının istendiği,
c) Dairemizce 21.04.2015 tarihinde “5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 53. maddesinin 4. fıkrasında, kısa süreli hapis cezası ertelenmiş veya fiili işlediği sırada onsekiz yaşını doldurmamış olan kişiler hakkında aynı maddenin birinci fıkra hükmünün uygulanamayacağı belirtilmiştir. Somut olayda, fiili işlediği sırada 18 yaşından küçük olan sanık …’in TCK’nın 53. maddesinin 1. fıkrasındaki haklardan yoksun bırakılmasına karar verildiği anlaşıldığından; bu konuda da kanun yararına bozma yoluna başvurulup başvurulmayacağının takdirinin sağlanması için, dosyanın Adalet Bakanlığı’na iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na GÖNDERİLMESİNE,” karar verildiği,
d) Adalet Bakanlığı’nın 18.09.2015 tarihli kanun yararına bozma talebi ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 09.10.2015 tarihli ihbar yazısında ise;
« 1- Sanığın yakalandığı yer ve yakalanış biçimine göre; suç konusu uyuşturucu maddeyi Suriye’den getirdiğine ilişkin görevlilerin bilgi sahibi olmadıkları aşamada, kendi beyanı ile ithal suçunu ortaya çıkaran sanığın, bu eyleminin 5237 sayılı Kanunun 192/1. maddesi uyarınca cezalandırılmayan fiil niteliğinde olması nedeniyle, sabit olan fiilinin tamamlanmış uyuşturucu madde nakletme suçunu oluşturduğu ve aynı Kanunun 188/3. maddesi uyarınca cezalandırılması gerektiği gözetilmeden, ithal suçundan hüküm kurulmasında,
2- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun “Kısa süreli hapis cezası ertelenmiş veya fiili işlediği sırada onsekiz yaşını doldurmamış olan kişiler hakkında birinci fıkra hükmü uygulanamaz” şeklindeki 53/4. maddesi karşısında fiili işlediği sırada on sekiz yaşından küçük olan sanık hakkında aynı Kanun’un 53/1. maddesindeki hak yoksunluklarına hükmedilmesinde,
İsabet görülmemiştir.» denilerek, … Ağır Ceza Mahkemesi’nin 09.04.2014 tarihli hükmünün bozulması istenmiştir.
1- Sanığın içerisinde bulunduğu minibüste yapılan arama sonucu kardeşinin oturduğu koltuğun yanında bulunan çanta içerisinde net 2700 gram esrar bulunduğu; bu maddenin başka bir ülkeden Türkiye’ye getirildiğine ilişkin delil olmadığı aşamada sanığın suç konusu esrarı Suriye’den getirdiğini söyleyerek ithal suçunu kendi beyanı ile ortaya çıkardığı ve etkin pişmanlığı nedeniyle 5237 sayılı TCK’nın 192. maddesinin 1. fıkrası gereğince “uyuşturucu madde ithal etme” suçundan ceza verilemeyeceği, sanığın sabit olan eyleminin TCK’nın 188/3. maddesinde düzenlenen “uyuşturucu madde ticareti yapma” suçunu oluşturduğu gözetilmeden, bu suç yerine “uyuşturucu madde ithal etme” suçundan mahkûmiyet hükmü kurulması gerektiğinin gözetilmemesi,
2- Fiili işlediği sırada onsekiz yaşını doldurmayan sanık hakkında TCK’nın 53/4. maddesi uyarınca, anılan Kanun’un 53/1. maddesindeki hak yoksunluğuna hükmedilemeyeceğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, kanun yararına bozma talebi yerinde görüldüğünden; … Ağır Ceza Mahkemesi’nin 09.04.2014 tarihli 2013/22 esas ve 2014/59 karar sayılı mahkûmiyet hükmünün 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince kanun yararına BOZULMASINA;
5271 sayılı CMK’nın 309. maddesinin 4. fıkrasının (d) bendinin verdiği yetkiye dayanılarak,
1-Sanığın sabit olan ve eylemine uyan ” Uyuşturucu madde ticareti yapma ” suçundan TCK nun 188/3. maddesi gereğince suçun işleniş şekli fiilin özellikleri yakalanan uyuşturucu maddelerin miktarı da nazara alınarak takdiren 5 YIL HAPİS VE 90 GÜN ADLİ PARA CEZASIYLA CEZALANDIRILMASINA,
2- Sanığın suç tarihi itibariyle dosyamızda mevcut ve sanık lehine olan…Hastanesinin raporuna göre 15-18 yaş grubunda bulunduğu anlaşıldığından, 5237 Sayılı TCK’nın 31/3. maddesi uyarınca cezasından 1/3 oranında indirim yapılarak, sanığın 3 YIL 4 AY HAPİS 60 GÜN ADLİ PARA CEZASI İLE CEZALANDIRILMASINA,
3-Sanığın duruşmalardaki saygılı davranışları lehine takdiri indirim nedeni kabul edilerek TCK’nın 62/1. maddesi gereğince verilen cezasından takdiren 1/6 oranında indirim yapılmak suretiyle 2 YIL 9 AY 10 GÜN HAPİS VE 50 GÜN ADLİ PARA CEZASIYLA CEZALANDIRILMASINA,
4- Sanığa gün karşılığı verilen adli para cezasının, sanığın ekonomik durumu günün ekonomik koşulları da nazara alınarak TCK’nın 52/2. maddesi gereğince beher günü takdiren 20 TL den paraya çevrilmek suretiyle 1.000 TL ADLİ PARA CEZASIYLA CEZALANDIRILMASINA,
5- Sanığa verilen adli para cezasının sanığın ekonomik durumu günün ekonomik koşulları da nazara alınarak TCK 52/4 maddesi gereğince birer ay aralıklarla takdiren 24 eşit taksitle sanıktan tahsiline, taksitlerden birinin süresinde ödenmemesi halinde tamamının sanıktan tahsiline, ödenmeyen adli para cezasının 5275 sayılı CGTİHK’nın 106/4-11 maddesi uyarınca 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü hakkında Kanun’a göre tahsil edileceğinin ihtarına (ihtarat yapılamadı)
6- Sanığın suç tarihinde 18 yaşından küçük olması nedeni ile hakkında 5237 Sayılı TCK’nın 53/4. maddesi gereğince aynı maddenin 1. fıkrasının uygulanmasına yasal olarak YER OLMADIĞINA,
7- Sanığın tutuklukta ve gözetim altında geçirdiği sürelerin TCK’nın 63/1. madde gereğince verilen cezalarından mahsubuna,
8- … Adli emanetinin 2013/406 sırasında bulunan suça konu esrar maddelerinin TCK’nın 54/4. maddesi gereğince müsaderesine,
Yargılama gideri olmadığından bu hususta karar verilmesine YER OLMADIĞINA,
Bozma sebebine göre İNFAZIN DURDURULMASINA ve sanığın SALIVERİLMESİNE, başka suçtan hükümlü veya tutuklu değil ise, serbest bırakılmasının sağlanması için ilgili Cumhuriyet Başsavcılığı’na yazı yazılmasına,
24.02.2016 tarihinde CMK’nın 309/5. maddesi gereğince oybirliğiyle karar verildi.