Yargıtay 10. Ceza Dairesi, 30.03.2023 tarihli ve 2021/15376 E., 2023/2844 K. sayılı kararı
HÜKÜM ÖZETİ : “Uyuşturucu madde satışının, sanığın içinde bulunduğu özel aracın içerisinde gerçekleştiği durumda araçlar “umumi veya umuma açık yerler” olarak nitelendirilemeyeceğinden TCK md. 188/4-b’nin tatbiki ile cezanın arttırılması mümkün değildir.”
Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2021/15376 E. , 2023/2844 K.
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Uyuşturucu madde ticareti yapma
HÜKÜM : Hükmün düzeltilerek istinaf başvurularının esastan reddi
İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçelerinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKİ SÜREÇ
A. Kayseri 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 01.02.2021 tarihli ve 2020/236 Esas, 2021/61 Karar sayılı kararı ile sanığın uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 188 inci maddesinin üçüncü fıkrası, dördüncü fıkrasının (b) bendi, 62 nci maddesi, 52 nci maddesi ve 52 nci maddesinin dördüncü fıkrası, 63 üncü maddesi, 53 üncü maddesinin birinci, ikinci ve üçüncü fıkraları ile 54 üncü maddesinin birinci ve dördüncü fıkraları uyarınca 12 yıl 6 ay hapis ve 25.000,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve müsadere hükümlerinin uygulanmasına karar verilmiştir.
B. Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesinin, 30.04.2021 tarihli ve 2021/601 Esas, 2021/670 Karar sayılı kararı ile, sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükümdeki hukuka aykırılık düzeltilerek, hükme yönelik sanık ve müdafiinin istinaf başvurularının 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
C. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca temyiz istemlerinin yerinde görülmemesi nedeniyle esastan reddi yönünde karar verilmesi görüşünü içeren Tebliğname ile dava dosyası Daireye tevdi edilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık ve müdafiinin temyiz sebepleri özetle;
1. Kararın hak ve nesafet ilkelerine aykırı olduğuna,
2. Ceza indirim oranının olması gerekenden az olduğuna,
İlişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
Olay günü tanık …’nin park ettiği …… plakalı aracına sanık …’nın bindiğinin, yaklaşık 10-12 dakika kadar kaldıktan sonra araçtan indiğinin kolluk görevlilerince görülmesi üzerine durdurulan aracın sürücüsü …’den 1 adet alüminyum folyoya sarılı, net 0,085 gram ağırlığında metamfetaminin ve bir kısmı kullanılmış alüminyum folyo rulosunun ele geçirildiği olayda; sanık hakkında uyuşturucu madde ticareti yaptığına dair istihbarı bilgi ve fiziki takibin bulunması, …’in soruşturma aşamasında müdafii huzurunda, olay günü ele geçirilen uyuşturucu maddeyi sanıktan 200 TL’ye satın aldığına dair beyanı ve teşhisi, sanığın …’e uyuşturucu madde sattığına yönelik ikrarının bulunması karşısında; sanığın uyuşturucu ticareti yapma suçundan mahkûmiyetine karar verilerek uyuşturucu madde ticaretini 5237 sayılı Kanun’un 188 inci maddesinin dördüncü fıkrasının (b) bendi kapsamında ibadethane ve varsa çevre duvarı, tel örgü veya benzeri engel veya işaretlerle belirlenen sınırlarına iki yüz metreden yakın mesafe içindeki umumi veya umuma açık yerlerde işlediği kabul edilerek sanığın cezasının 1/2 oranında artırılması yönünde karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgular konusunda, Bölge Adliye Mahkemesince sanık hakkında düzenlenen raporda sanığın vücut örneklerinde uyuşturucu madde tespit edildiği anlaşıldığından sanık hakkında uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanma suçu yönünden mahallince zamanaşımı süresi içerisinde işlem yapılması uygun görülerek; Adli Emanetin 2020/1710 sırasında kayıtlı eşyalar hakkında karar verilmemiş olması nedeniyle hüküm fıkrasına “Adli Emanetin : 2020/1710 sırasında kayıtlı Kriminal inceleme sonucu iade edilen 1,7 gram ağırlığındaki uyuşturucu maddelerden MDMA etken maddesini içeren pembe renkli tabletlerin (hap) 54/4. maddesi gereğince MÜSADERESİNE, Ağzı kapalı şeffaf delil poşeti içerisinde bulunduğu belirtilen 1 adet alüminyum folyo parçası, 1 adet mavi renkli naylon parçası, 1 adet beyaz renkli yırtık naylon parçasının dosyada DELİL OLARAK SAKLANMASINA” cümlesinin eklenmesi suretiyle hukuka aykırılık düzeltilerek İlk Derece Mahkemesi hükmüne yönelik istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
IV. GEREKÇE
İlk Derece Mahkemesinin ve Bölge Adliye Mahkemesinin suçun vasfına ve sübutuna ilişkin takdirlerinde bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla; sanık ve müdafiinin temyiz sebepleri yerinde görülmemiş, hükümde açıklanan gerekçeler, tüm dosya kapsamına göre usul ve yasaya uygun bulunarak, aşağıda belirtilenler dışında hükümde hukuka aykırılık tespit edilmemiştir.
1. Suç tarihinde hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan ayrıca soruşturma yapılan …’nin sürücülüğünü yaptığı araca sanığın bindikten bir süre sonra indiği, sanığın olay
yerinden ayrılmasından sonra araca müdahale edilerek suç konusu uyuşturucu maddenin ele geçirildiği olayda; sanık ile tanık arasında alışverişin görülmediği, tanık …’in soyut beyanı dışında delil bulunmadığı aşamada beyanlarıyla kendi suçunun ortaya çıkmasına yardım eden sanık hakkında 5237 sayılı Kanun’un 192 nci maddesinin üçüncü fıkrasında öngörülen etkin pişmanlık hükmünün uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
2. Dairemizce de benimsenen CGK’nun 30.03.2021 tarih, 2020/20-327 esas ve 2021/145 karar sayılı ilamı ile uyuşturucu madde satışının, sanığın içinde bulunduğu özel aracın içerisinde gerçekleştiği anlaşılmakla; araçların “umumi veya umuma açık yerler” olarak nitelendirilemeyeceği, dolayısıyla sanık hakkında 5237 sayılı Kanun’un 188 inci maddesinin dördüncü fıkrasının (b) bendinin uygulanma koşullarının bulunmadığı gözetilmeden yazılı şekilde uygulama yapılarak fazla ceza tayin edilmesi, hukuka aykırı görülmüştür.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle sanık ve müdafiinin temyiz istemleri yerinde görüldüğünden Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesinin, 30.04.2021 tarihli ve 2021/601 Esas, 2021/670 Karar sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Bozma nedenine göre sanığın SALIVERİLMESİNE, başka bir suçtan hükümlü ya da tutuklu bulunmadığı takdirde salıverilmesinin sağlanması için ilgili Cumhuriyet Başsavcılığına yazı yazılmasına,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca Kayseri 1. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
30.03.2023 tarihinde karar verildi.