Uyuşturucu Madde Kullanma Suçuna İlişkin Karar İstinaf Edilirken Dikkat Edilmesi Gereken Önemli Bir Husus;
Uyuşturucu madde ticareti suçunun işlendiğinden bahisle TCK md. 188 uyarınca açılan kamu davasında suç vasfının uyuşturucu madde kullanma suçuna karşılık geldiğinden bahisle TCK md. 191/8 uyarınca verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin karara karşı istinaf yasa yolu açıktır.
Sanık tarafından kararın istinaf edilmemesine dönük yazılı bir talimat verilmemişse sanık müdafii olarak istinaf yasa yolu açık olarak verilmiş bu tarz bir kararın istinaf edilmesi yasal zorunluluk arz eder. Ancak uyuşturucu madde kullanma suçuna ilişkin verilen TCK md. 191/8 uyarınca verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin karara karşı yalnızca sanık müdafii tarafından gerçekleştirilen istinaf başvurusunu inceleyen Bölge Adliye Mahkemeleri, suç vasfının uyuşturucu madde ticaretine karşılık geldiğinden bahisle bozma kararı verebilmektedir.
Suç vasfına ilişkin verilen bozma kararları aleyhe bozma yasağı kapsamında değerlendirilmemektedir. Bu durumda, bozma sonrası yargılamada CMK md. 283/1 uyarınca sanığın ceza miktarı yönünden kazanılmış hakkı korunur. Örneğin uyuşturucu madde ticareti suçuna ilişkin hüküm tesis eden mahkeme sanığa 12 yıl 6 ay ceza verse dahi bu cezanın infaz edilebilir kısmının bozma öncesi yargılamada uyuşturucu madde kullanma suçuna ilişkin verilen 1 yıl 8 aylık cezayla sınırlı olduğunu şerh düşer. Ancak sanık lehine ceza miktarı yönünden kazanılmış hak korunsa da yukarıda ifade edilen durumun iki önemli sonucu vardır.
Uyuşturucu madde kullanma suçu açısından TCK md. 191/8 uyarınca verilen HAGB kararı, özel bir hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumudur. Sanık hakkında normal şartlar altında başka suçtan kesinleşmiş mahkûmiyet hükmü veya denetim süresi içerisinde olan CMK md. 231 uyarınca verilen HAGB kararı mevcutsa da TCK md. 191/8 uyarınca HAGB kararı verilebilir. Ancak suç vasfının uyuşturucu madde ticareti olarak değiştiği noktada, sanık hakkında TCK md. 191/8 uyarınca hükmün açıklanması kararı verilemeyeceğinden kesinleşmiş mahkûmiyet hükmü veya HAGB kararı bulunan sanık hakkında CMK md. 231 uyarınca HAGB kararı verilemez. Bu durumun da kuşkusuz sanık aleyhine sonuçları olacaktır.
Yine infaz aşamasında uyuşturucu madde bulundurma/kullanma suçuna ilişkin verilen hapis cezasının koşullu salıverilme süresi 1/2 olarak hesaplanırken uyuşturucu madde ticareti suçuna ilişkin verilen aynı miktardaki hapis cezasına ilişkin koşullu salıverilmesi süresi 3/4 olarak hesaplanır. Bu durum tek başına 1 yıl 8 aylık bir cezanın infaz edildiği durumda pratikte bir fark yaratmaz, ancak içtimalı bir cezanın infazı sırasında ceza infaz kurumunda geçirilecek süreyi 3 aydan fazla etkiler. Dolayısıyla uyuşturucu madde ticareti suçunun işlendiğinden bahisle TCK md. 188 uyarınca açılan kamu davasında suç vasfının uyuşturucu madde kullanma suçuna karşılık geldiğinden bahisle tesis edilen TCK md. 191/8 uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulduğu sırada tüm bu hususların da gözetilmesi gerekir.
❗️Uyuşturucu madde ticareti suçunun işlendiğinden bahisle TCK md. 188 uyarınca açılan kamu davasında suç vasfının uyuşturucu madde kullanma suçuna karşılık geldiğinden bahisle TCK md. 191/8 uyarınca verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin karara karşı istinaf…
— Av. Bedirhan Şimşek (@AvBedirhanSim) February 20, 2025