Yargı Kararları

Yargıtay 10. Ceza Dairesinin 03.02.2025 tarihli 2024/9171 E.  , 2025/972 K. sayılı kararı;

Arama işleminin, arama kararında belirtilen saat aralığında yapılıp yapılmadığının tespiti açısından yalnızca arama tutanağı içeriğine değil arama işleminin öncesi ve sonrasında gerçekleşmesi beklenen diğer adli işlemlere ilişkin tutanakların da incelenmesi önemlidir. Sanığa ait arabada arama işleminin 04:05'de başladığının belirtilmesi ve 02.04.2023 tarihli tartı vezin tutanak içeriğine göre olayda ele geçirilen...

Yargıtay 10. Ceza Dairesinin 17.03.2025 tarihli 2025/614 E. , 2025/2989 K. sayılı kararı;

Arama el koyma tutanağında yazılı olan arama saatinin, yazılı arama emrinde/arama kararında belirtilen saatten önce veya sonra olması hâlinde bu durumunun maddi bir hatadan ibaret olup olmadığına ilişkin aramada hazır bulunan kolluk görevlilerinin tanık sıfatıyla dinlenilmesi ile arama tutanağındaki kuşkunun ortadan kalkmayacağına ilişkin Yargıtay 10. Ceza Dairesinin 17.03.2025 tarihli 2025/614...

31.07.2023 Tarihinde Yakalanmasına Rağmen Aynı Gün Cezaevine Teslim Edilmeyen Hükümlünün Geçici Madde 10 uyarınca Lehe Düzenlemeden Faydalanabileceğine İlişkin Emsâl Karar

📌Talebimize binaen tesis edilen, 31.07.2023 tarihinde gözaltına alınarak ertesi gün ceza infaz kurumuna teslim edilen hükümlünün ceza infaz kurumuna aynı gün teslim edilmemesi kendi kusurundan kaynaklanmadığından 31.07.2023 tarihinde cezaevindeymiş gibi İnfaz Kanunu Geçici Madde… pic.twitter.com/Thbu8JPQBI

— Av. Bedirhan Şimşek (@AvBedirhanSim) August 12, 2025

Firar Disiplin Cezasında 20 Dk’lık Gecikme Süresinin Makûl Olduğuna İlişkin Emsâl Karar;

Teslim olması gerekirken belirtilen saatten 20 dakika gecikmeli şekilde geç teslim olması sebebi firar suçundan disiplin cezası verilen hükümlünün bindiği yolcu otobüsünün yolda çok sayıda yolcu alıp, indirme işlemi yapması nedeniyle seyahat süresinin beklediğinden daha uzun sürdüğüne ve servislerin kalkış saatleri konusundaki beyanına itibar edilerek, 20 dakikalık gecikmenin makul bir...

Çarşı ve Mahalle Bekçilerinin Yaptığı Arama Neticesinde Elde Edilen Suç Eşyası

18/06/2020 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7245 sayılı Kanundaki düzenleme öncesinde Çarşı ve Mahalle Bekçileri tarafından arama niteliğindeki işlemler neticesinde elde edilen suç eşyalarının mahkûmiyet hükmüne esas alındığı kesinleşmiş ceza dosyalarında, hukuka aykırı delilin mahkûmiyet hükmüne esas alınması gerekçesine dayanılarak CMK md. 308/A uyarınca itiraz yasa yoluna başvurulması ve...

Mahsup Talebi/Emsâl Karar

İtirazımız üzerine verilen ve Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kurulunun 06.03.1940 tarihli ve 1940/5-68 sayılı kararına, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 31.01.2006 tarihli, 2006/4-7 sayılı kararına göre; hüküm kesinleşmeden önce gerçekleşen ve şahsi hürriyeti sınırlama sonucunu doğuran hallerin bir başka mahkûmiyet kararında yer alan cezadan mahsup edilebilmesi için, mahsup istenen mahkûmiyete ait suçun,...

Açığa İade Kararının Tebligat Usûlsüzlüğünden Kaldırılmasına İlişkin Emsâl Karar;

Uyarı yazılarının tebligatı sırasında, ilk uyarı yazısı iade olarak döndükten sonra ikinci uyarı yazısının doğrudan yükümlünün MERNİS adresine Tebligat Kanunu md. 21/2 uyarınca tebliğe çıkartılmasının hukuka aykırılığına, itirazımız üzerine Açık Ceza İnfaz Kurumuna iadeye ilişkin İnfaz Hâkimliği kararının kaldırılmasına ve cezanın infazının denetimli serbestlik altında devam etmesine ilişkin Ağır Ceza...

İkrarın Bölünmezliği İlkesi

Sanığın ikrara dayalı beyanının bölünerek beyanın ikrara ilişkin kısmına itibar edilip sanık lehine olan diğer kısımlarına itibar edilmemesi, “ikrarın bölünmezliği” ilkesi ile “kuşkudan sanık yararlanır” ilkesine aykırıdır. Sanığın ikrar içerir beyanına ilişkin ikrarın mahkûmiyet hükmüne esas alındığı hâlde, beyanın haksız tahrik hükümlerinin uygulanmasını gerektir kısmına itibar edilmemesinin hukuka aykırı olduğuna...

Yargıtay 8. Ceza Dairesinin 19.03.2025 tarihli 2024/7227 E.  ,  2025/2274 K. sayılı kararı;

Salt istihbari bilgi ve ikâmette bulunan hassas terazinin sanığın uyuşturucu madde ticareti işlediğine kabul açısından yeterli olmayacağına ilişkin Yargıtay 8. Ceza Dairesinin 19.03.2025 tarihli 2024/7227 E.  ,  2025/2274 K. sayılı kararı;

Salt istihbari bilgi ve ikâmette bulunan hassas terazinin sanığın uyuşturucu madde ticareti işlediğine kabul açısından yeterli olmayacağına ilişkin Yargıtay 8. Ceza Dairesinin 19.03.2025 tarihli 2024/7227 E.  ,  2025/2274 K. sayılı kararı; pic.twitter.com/pyGb8EJqKH

— Av. Bedirhan Şimşek (@AvBedirhanSim) July 29, 2025

Sanığın Hüküm Duruşmasında Hazır Edilmemesi/Kesinleşmiş Hükmün Olağanüstü Kanun Yolu Başvurusu ile Kaldırılması

Sanığın hüküm tarihi itibariyle ceza infaz kurumunda bulunduğu ve duruşmalardan vareste tutulmaya ilişkin bir beyanının bulunmadığı hâlde hüküm duruşmasında hazır edilmeyerek hükmün açıklanması veya sanığa hazır edildiği hâlde son sözün verilmemesi durumları olağan ve olağanüstü kanun yolu başvuruları açısından kesin bozma gerekçesidir. Bu gerekçeler net bir şekilde ifade edildiği takdirde,...

Kanun Yararına Bozma Başvurusu Devam Ettiği Sırada İnfazın Durdurulması

Kanun yollarına başvurulmaksızın kesinleşen ilk derece mahkemesi dosyalarında, kanun yararına bozma yoluna tevessül edilebileceği gibi bununla birlikte infazın durdurulması da talep edilebilir. Ağır bir hukuka aykırılığın mevcut olduğu durumlarda ilk derece mahkemesinin, kanun yararına bozma başvurusunun devam ettiği sırada infazı durdurması mümkündür. Başvurumuz üzerine kanun yararına bozma değerlendirilmesinde bulunan dosyada...

Yargıtay 10. Ceza Dairesinin 13.01.2025 tarihli 2024/6538 E. , 2025/336 K. sayılı kararı

Kolluk tarafından durdurulan aracın konsolunun üzerinde, gözle görülebilir vaziyette bulunan ilaç kutularını sanığın rızaen teslim edip kutuların içerisinde uyuşturucu madde beyan etmesi üzerine kutuların kolluk tarafından açılması ile elde edilen delillerin, bahse konu işlemin arama işlemi olması ve o aşamada arama kararı veya yazılı arama emri bulunmaması nedeniyle hükme esas...

Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 16.04.2025 tarihli 2023/609 E. , 2025/163 K. sayılı kararı;

İlk derece mahkemelerince Yargıtay Dairelerinin bozma kararlarına karşı direnme kararlarının önemli bir kısmının, direnme kararının verildiği celse sırasında Cumhuriyet Savcısınca açıklanan mütalaanın; "Usul ve yasaya uygun olan Yargıtay bozma ilamına uyulması talep olunur." şeklinde yetersiz olması nedeniyle Yargıtay Ceza Genel Kurulunca usûle uygun geçerli ve yeterli esas hakkında mütalaa olarak...

Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 26.02.2025 tarihli 2022/82 E. , 2025/98 K. sayılı kararı;

Plajda şezlonglar ile kıyı çizgisi arasında bulunan kumsala eşyasını bırakan katılanları tehdit etmek suretiyle işletmenin hizmet ve eşyalarından faydalanmayan katılanın deniz kıyısında oturmasına ve eşyasını bu alana koymasına engel olan sanıkların eylemlerinin kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunu oluşturacağına ilişkin Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 26.02.2025 tarihli 2022/82 E. , 2025/98 K. sayılı...

Yargıtay 11. Ceza Dairesinin 18.03.2025 tarihli ve 2025/774 E., 2025/3651 K. sayılı kararı;

TCK md. 158/3 uyarınca dolandırıcılık suçuna ilişkin mahkûmiyet kararı verilen dosyalarda zorunlu müdafiliğe ilişkin değerlendirmede Bölge Adliye Mahkemeleri arasında fikir ayrılığı mevcutsa Yargıtay 11. Ceza Dairesi güncel içtihatlarında önceki içtihatlarına aykırı bir biçimde, TCK md. 158/3 kapsamında arttırım yapılan dosyalarda suçun alt sınırının 5 seneyi geçmesi kaçınılmaz olduğundan müdafii hazır...

Yargıtay 10. Ceza Dairesinin 22/01/2024 tarih ve 2022/16209 E., 2024/665 K. Sayılı kararı;

Denetimli serbestlik dosyalarında ısrar üzerine verilen kapatma kararlarında itiraza konu olabilecek en önemli husus tebligat hususudur. Uyarı yazılarının tebligatı sırasında, ilk uyarı yazısı iade olarak döndükten sonra yükümlünün MERNİS adresine Tebligat Kanunu md. 21/2 uyarınca tebligat çıkartılmaktadır. Kuşkusuz bu şekilde gerçekleşen tebligat süreci usûlüne uygundur. Ancak hatırı sayılır denetimli serbestlik...

Yargıtay 8. Ceza Dairesinin 08.12.2014 tarihli ve 2014/21303 E., 2014/30072 K. sayılı kararı;

Karşılıksız yararlanma suçuna ilişkin yürütülen yargılamalarda Kurum zararına ilişkin şüpheliye/sanığa yapılan ödeme ihtaratı içerisinde vergi ve ceza miktarlarının bulunması usûlsüz olup vergi ve ceza miktarları hariç gerçek zarar miktarı tespit edilerek sanığa ihtarat yapılması ve bu doğrultuda sanık hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağına karar verilmesi gerekir. Uygulamada vergi ve...

Yargıtay 8. Ceza Dairesinin 07.05.2025 tarihli 2024/19027 E. , 2025/3648 K. sayılı kararı;

Uyuşturucu madde ticareti suçlarında özellikle 28.03.2023 tarih ve 7445 sayılı Kanun değişikliği öncesinde Sulh Ceza Hâkimliklerince verilen gizli soruşturmacı görevlendirilmesine ilişkin kararlarda CMK md. 140 uyarınca verilmiş bir karar yoksa güven alımı faaliyeti sırasında görüntü ve ses kaydı alınması hukuka aykırıdır. Bu durumda, gizli soruşturmacılar dinlenilerek sanığın/sanıkların kimlik tespitinin alınan...

Hukuka Aykırı Arama/Emsâl Karar

Bu tweeti attığımda ilk derece mahkemelerinin hukuka aykırı aramaya ilişkin itirazları ciddiye almadığına ilişkin pek çok itiraz gelmişti. Bahse konu dosyada ilk derece mahkemesi; "bu halde yapılan aramanın mahkemesince verilen arama kararı geçerli olmadığı henüz onaylanmadığı zaman diliminde yapıldığı anlaşılmıştır. Keza tutanak mümzileri de huzurda dinlenen beyanlarında tutanak içeriğini aynen...

Yargıtay 8. Ceza Dairesinin 07.11.2024 tarihli 2024/12954 E. , 2024/8522 K. sayılı kararı;

Cumhuriyet Savcısından kararıyla gecikmesinde sakınca bulunan hâl kapsamında alınan yazılı emre binaen gerçekleştirilen aramalarda Cumhuriyet savcısı ile kolluk arasındaki görüşme tutanağının aramanın gerçekleştirildiği saat ve dakikadan sonra olması, Cumhuriyet Savcısının arama kararını verdiği iddia olunan saat ve dakikadan bağımsız bir şekilde aramayı hukuka aykırı hâle getirir. Genellikle Cumhuriyet Savcısının yazılı...

Uyuşturucu Madde Kullanma Suçu/İnfazın Durdurulması

Kullanmak İçin Uyuşturucu veya Uyarıcı Madde Satın Almak, Kabul Etmek, Bulundurmak ve Kullanmak suçlarına ilişkin ceza dosyaları incelenirken özellikle KADEK kararının kaldırılması üzerine açılan davalarda, Denetimli Serbestlik Şube Müdürlüğünce çıkartılan ve yükümlülüklere uymamada ısrara gerekçe teşkil eden tebligatların usûle uygun olup olmadıkları incelenmelidir. Denetimli Serbestlik Şube Müdürlüğünce çıkartılan tebligatların usûlsüz...

İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 6. Ceza Dairesinin 29/06/2020 tarihli 2020/261 E. , 2020/1304 E. sayılı kararı;

"İddianame ve ekleri, hazırlıktaki tutanaklar okundu" , "tüm bilgi belge ve tutanaklar okundu" şeklindeki soyut ve tutanakların, evrakların tarihlerini içermeyen ifadelerin ilk derece mahkemesince mahkûmiyet hükmüne esas alınan tutanakların okunduğu anlamına gelemeyeceği, böylece işbu esaslı delillerin CMK'nın 217/1. maddesi gereğince duruşmaya getirtilmemiş olduğu ve hâkimin huzurunda tartışılmamış olduğu, buna rağmen...

Yargıtay 8. Ceza Dairesinin 30.04.2025 tarihli 2024/24160 E. , 2025/3482 K. sayılı kararı;

Banka hesabına gönderilen suça konu paraları belli bir komisyon karşılığında üçüncü kişilere gönderen sanığın, faili meçhul şüphelilerin iyi derecede İngilizce bilen bir eleman aradıklarının söylemeleri ve belli bir komisyon karşılığında banka hesabına gelen paraları havale etmesi şeklinde iş teklifinde bulunmaları üzerine öğrenci olması nedeniyle harçlığını çıkarmak için bu teklifi kabul...

Yargıtay 10. Ceza Dairesinin 04.04.2023 tarihli 2022/14454 E. , 2023/2973 K. sayılı kararı;

Arama kararı verilmeden önce aramaya başlanması hâlinde arama kararı verildikten sonra aramaya devam edilse dahi karar alınmaksızın aramaya başlandığı için elde edilen bütün delillerin hukuka aykırı olacağına ilişkin Yargıtay 10. Ceza Dairesinin 04.04.2023 tarihli 2022/14454 E. , 2023/2973 K. sayılı kararı;

Arama kararı verilmeden önce aramaya başlanması hâlinde arama kararı verildikten sonra aramaya devam edilse dahi karar alınmaksızın aramaya başlandığı için elde edilen bütün delillerin hukuka aykırı olacağına ilişkin Yargıtay 10. Ceza Dairesinin 04.04.2023 tarihli 2022/14454 E. ,… https://t.co/Ncc7N79VrW pic.twitter.com/2MeoUDLABE

— Av. Bedirhan Şimşek (@AvBedirhanSim) May 12, 2025

Yargıtay 1. Ceza Dairesi 27.03.2025 tarihli 2024/7498 E. , 2025/2565 K. sayılı kararı

İnfaz Hâkimliği, hükümlünün infaz edilen ilâmında suç tarihine ilişkin tereddüt var ise bunu ilk derece mahkemesi veya kanun yolu mercilerinin suç tarihine ilişkin kabullerinden bağımsız olarak dosyaları inceleyerek değerlendirebilir. Suç tarihi gerek koşullu salıverilme tarihi ve denetimli serbestlik sürelerinin gerekse mahsup taleplerinin incelenmesinde önem arz eder. Somut olayda ilk derece...

Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 12.01.2022 tarihli 2019/317 E. , 2022/9 K. sayılı kararı;

Mahkemelerce tekerrür hâlinde hapis cezası dışında herhangi bir yaptırıma hükmedilmemesi yaygın bir uygulamaysa da tekerrür hâlinde de hapis cezasının TCK md. 50/1-a'da düzenlenen seçenek yaptırımlara çevrilmesi mümkündür. Tekerrür hâlinde hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi TCK md. 58/3'teki açık hüküm gereği mümkün değilse de TCK’nın 58. maddesinin 3. fıkrası gereğince...

Yargıtay 2. Ceza Dairesinin 14.05.2024 tarihli ve 2023/17802 E., 2024/7654 K. sayılı kararı;

SSÇ'lerin Çocuk Mahkemelerinde görülen ceza dosyaları, olağan ve olağanüstü kanun yolları başvuruları açısından incelenirken SSÇ'lerin ifadelerinin alınmasına dönük yakalama kararı sonrası mesai saatleri dışında yakalandıkları ve savunmalarının alındığı durumda genellikle nöbetçi Çocuk Mahkemesi olmadığından savunmaların Çocuk Mahkemesi sıfatıyla nöbetçi Asliye Ceza Mahkemesinde alındığı, bu Mahkemelerin duruşma zaptı şablonlarında duruşmaya Cumhuriyet...

İstanbul BAM 27. Ceza Dairesinin 20/03/2025 tarihli 2024/1304 E. , 2025/866 K. sayılı kararı;

Suçtan menfaat elde ettiğine ve diğer sanıkları tanıdığına ilişkin delil bulunmayan sanığın salt dolandırıcılık suçu işlenirken kullanılan telefon numarasının adına kayıtlı olmasından ötürü cezalandırılmasına karar verilmesinin hukuka aykırı olduğuna ilişkin İstanbul BAM 27. Ceza Dairesinin 20/03/2025 tarihli 2024/1304 E. , 2025/866 K. sayılı kararı;

Suçtan menfaat elde ettiğine ve diğer sanıkları tanıdığına ilişkin delil bulunmayan sanığın salt dolandırıcılık suçu işlenirken kullanılan telefon numarasının adına kayıtlı olmasından ötürü cezalandırılmasına karar verilmesinin hukuka aykırı olduğuna ilişkin İstanbul BAM 27. Ceza… pic.twitter.com/Ry5MaOGQbA

— Av. Bedirhan Şimşek (@AvBedirhanSim) April 21, 2025

Geçici Madde 10/Emsâl Karar

31.07.2023 tarihinde gözaltına alınarak ertesi gün ceza infaz kurumuna teslim edilen hükümlünün, ceza infaz kurumuna aynı gün teslim edilmemesi kendi kusurundan kaynaklanmadığından 31.07.2023 tarihinde cezaevindeymiş gibi İnfaz Kanunu Geçici Madde 10 uyarınca lehe açığa ayrılma ve denetim süresinden faydalanması gerektiğine ilişkin emsâl İnfaz Hâkimliği kararı;

📌31.07.2023 tarihinde gözaltına alınarak ertesi gün ceza infaz kurumuna teslim edilen hükümlünün, ceza infaz kurumuna aynı gün teslim edilmemesi kendi kusurundan kaynaklanmadığından 31.07.2023 tarihinde cezaevindeymiş gibi İnfaz Kanunu Geçici Madde 10 uyarınca lehe açığa ayrılma… pic.twitter.com/km2sw2jX0O

— Av. Bedirhan Şimşek (@AvBedirhanSim) April 20, 2025

Yargı Paketiyle birlikte Geçici Madde 10’nun suç tarihi gözetilerek yeniden düzenlenmesi ve ikinci kez mükerrirlere özgü infaz rejiminin koşullu salıverilme oranının 3/4 olarak değiştirilmesiyle oluşabilecek ilginç bir infaz paradoksu;

Covid Yasası olarak bilinen 5275 sayılı İnfaz Kanunu Geçici Madde 10'un suç tarihi 31.07.2023 esas alınmak suretiyle yeniden düzenlenmesi ve ikinci kez mükerrirlerin koşullu salıverilmesi oranının 3/4 şeklinde değiştirilmesi durumunda kişinin ikinci kez mükerrir olduğu cezanın 31.07.2023 tarihi sonrasında işlenmiş olması hâlinde bu cezanın 3/4 koşullu salıverilme oranıyla müddetnameye dahil...

Yargıtay 6. Ceza Dairesinin 25.03.2025 tarihli 2025/409 E.  ,  2025/3463 K. sayılı kararı;

28.06.2014 tarihi öncesinde işlenen suçlarda zararın giderilmiş olması veya suçtan doğan bir zararın bulunmaması hâlinde aynı denetim süresi içerisinde birden fazla HAGB kararı verilebileceğine, HAGB yerine TCK md. 51 uyarınca erteleme kararı verilmesinin hukuka aykırılığına ilişkin Yargıtay 6. Ceza Dairesinin 25.03.2025 tarihli 2025/409 E.  ,  2025/3463 K. sayılı kararı;

28.06.2014 tarihi öncesinde işlenen suçlarda zararın giderilmiş olması veya suçtan doğan bir zararın bulunmaması hâlinde aynı denetim süresi içerisinde birden fazla HAGB kararı verilebileceğine, HAGB yerine TCK md. 51 uyarınca erteleme kararı verilmesinin hukuka aykırılığına… pic.twitter.com/MJ8n0lkzPT

— Av. Bedirhan Şimşek (@AvBedirhanSim) April 17, 2025

Zararın Giderilmesine İlişkin Yargılamanın Yenilenmesi Kararı;

Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 18/01/2023 tarihli ve 2019/430 E. , 2023/10 K. sayılı; "Mahkemece bilinmeyen, incelenmeyen, yargılama konusu yapılmayan ve bu nedenle değerlendirilmeyen deliller 'yeni delil veya olay' kapsamındadır. Yenilik açısından önemli olan delil vasfına sahip olacak biçimde içerikteki yeniliktir. Bu nedenle hükümlünün bildiği veya bilmesi gereken bir olay veya...

Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 20.12.2018 tarihli 2016/1014 E., 2018/664 K. sayılı kararı;

Kolluk kuvvetlerinin takip ettiği sanığı durdukları sırada sanığa; "Üzerinde herhangi bir suç unsuru olup olmadığını" sormalarının durdurma anında herhangi bir arama kararı bulundurmadıklarını gösterdiğine, kolluk görevlilerinin ellerinde adli arama kararı ya da yazılı arama emri bulunması hâlinde sanığa bu şekilde bir soru yöneltmelerinin de beklenmeyeceğine ve bu durumda sanığın üzerindeki...

Uyuşturucu Madde Kullanma Suçunda Emsal İnfazın Durdurulması Kararı

Uyuşturucu veya uyarıcı madde bulundurma/kullanma dosyaları incelenirken dikkat edilmesi gereken önemli detaylardan; TCK md. 191/4'teki; "Dördüncü fıkraya göre kamu davasının açılmasından sonra, birinci fıkrada tanımlanan suçun tekrar işlendiği iddiasıyla açılan soruşturmalarda ikinci fıkra uyarınca kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı verilemez." şeklindeki açık hüküm gereği KADEK kararı verilip denetim süresi içerisindeki ihlâl...

Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 29.05.2024 tarihli 2024/209 E., 2024/168 K. sayılı kararı

İlk derece mahkemesinin sanık müdafiine gerekçeli kararı tebliğ ettiği ancak sanık müdafii tarafından mazeretsiz olarak yasal süresi içerisinde kanun yollarına başvurulmadığının tespit edildiği durumda ilk derece mahkemesince gerekçeli karar kendisine tebliğ edilmeyen sanığa da tebliğ mazbatası çıkarılarak kanun yolu süresinin, tebliğ tarihinden ya da kararı öğrendiğini beyan ettiği tarihten itibaren...

İç Beden Muayenesi/Onaylanmamış Karar

Uyuşturucu madde kullanma dosyaları incelenirken iç beden muayenesi için Cumhuriyet Savcısının gecikmesinde sakınca bulunan hâl kapsamında verdiği kararının yasal süresi içerisinde hâkim onayına sunulup sunulmadığı, onaylanmasına ilişkin karar verilip verilmediği de tetkik edilmelidir. Sanığın vücudundan örnek alınmasına dair Cumhuriyet Savcısı kararının yirmidört saat içerisinde hâkim onayına sunulmadığı durumda, onaylanmayan kararlar...

Yargıtay 10. Ceza Dairesinin 27.11.2024 tarihli 2024/6835 E.  , 2024/25348 K. sayılı kararı;

Kolluk görevlilerince basına verilen operasyon videolarının veya üçüncü kişilerin aramaya ilişkin almış olduğu video kayıtlarının içerikleri ile arama el koyma tutanağının içeriğinin çeliştiği durumda, çelişen hususların aramanın sıhhatini etkileme ihtimalinin bulunduğu hâllerde savunmada bu hususlara vurgu yapılması önemlidir. Cumhuriyet Savcısının yazılı arama emrinde arama saatinin 22:00 ile 24:00 saatlerini kapsadığı...

Yargıtay 11. Ceza Dairesinin 19.12.2024 tarihli 2023/2109 E. , 2024/15929 K. sayılı kararı;

Defter ve belgelerin ibrazının istenmesine ilişkin yazının mali tatile (Her yıl Temmuz ayının biri ile yirmisi arası) denk gelmesi hâlinde ilgili belgelerin ibraz edilmemesi durumunda defter, kayıt ve belgeleri gizleme suçunun oluşmayacağına ilişkin Yargıtay 11. Ceza Dairesinin 19.12.2024 tarihli 2023/2109 E. , 2024/15929 K. sayılı kararı;

Defter ve belgelerin ibrazının istenmesine ilişkin yazının mali tatile (Her yıl Temmuz ayının biri ile yirmisi arası) denk gelmesi hâlinde ilgili belgelerin ibraz edilmemesi durumunda defter, kayıt ve belgeleri gizleme suçunun oluşmayacağına ilişkin Yargıtay 11. Ceza Dairesinin… pic.twitter.com/DKdeCYkxZj

— Av. Bedirhan Şimşek (@AvBedirhanSim) April 4, 2025

Yargıtay 11. Ceza Dairesinin 15.01.2025 tarihli 2021/40184 E. , 2025/760 K. sayılı kararı

Sanık hakkında tesis edilen mahkûmiyet kararına karşı istinaf başvurusu üzerine Bölge Adliye Mahkemesince duruşma açılmaksızın beraat karar verilmesinin hukuka aykırı olduğuna ve beraat kararı verilebilmesi için 5271 sayılı Kanun'un 280/1-g. maddesine göre duruşma açılmasının zorunlu olduğuna ilişkin Yargıtay 11. Ceza Dairesinin 15.01.2025 tarihli 2021/40184 E. , 2025/760 K. sayılı kararı;...

Uyuşturucu Madde Ticareti/Etkin Pişmanlık

Kolluk tarafından aranan araçta birden fazla sanığın bulunduğu ve yakalanan uyuşturucu maddenin hangi sanığa ait olduğunun tespit edilemediği noktada, hakkında diğer sanığın suçlayıcı beyanları dışında mahkûmiyete elverişli delil bulunmadığı aşamada ikrarıyla suçun ortaya çıkmasını sağlayan sanık hakkında etkin pişmanlık hükümleri uygulanmalıdır. Bu noktada uyuşturucu madde ticareti suçlarına ilişkin etkin pişmanlık...

2911 Sayılı Kanunun 32. Maddesine Muhalefet Suçu/Emsâl Kararlar

2911 sayılı Kanun uyarınca kanuna aykırı toplantı ve yürüyüşlere katılarak ihtara rağmen kendiliğinden dağılmama suçu açısından; Yapılmakta olan bir toplantı veya yürüyüşe katılan bir kişi, bu toplantının yasal olup olmadığını bilemez. Toplantı veya yürüyüşün yasaya aykırı olduğu idari otoritenin uyarısı (eylem sırasındaki ihtar) ile ortaya çıkar. Ancak bu uyarıdan sonra, katılan...

Hapis Cezasının Ertelenmesi Aleyhe Bozma Yasağı Kapsamındadır.

Hükümde yer alan hapis cezasının ertelenmesine ilişkin kısmın hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararlarının aksine aleyhe değiştirmeme yasağına konu teşkil edeceği ve aleyhe istinaf/temyiz talebi yok ise kazanılmış hak teşkil edeceğine ilişkin Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 11.05.2010 tarihli ve 2010/87 E., 2010/112 K. sayılı kararı;

Hükümde yer alan hapis cezasının ertelenmesine ilişkin kısmın hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararlarının aksine aleyhe değiştirmeme yasağına konu teşkil edeceği ve aleyhe istinaf/temyiz talebi yok ise kazanılmış hak teşkil edeceğine ilişkin Yargıtay Ceza Genel Kurulunun… pic.twitter.com/3YpjowARJK

— Av. Bedirhan Şimşek (@AvBedirhanSim) March 5, 2025

Uyuşturucu Madde Ticareti – Tanığın Soruşturma Aşamasındaki Beyanlarından Dönmesi

Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 03.11.2022 tarihli ve 2021/5 E., 2022/702 K. sayılı kararına göre uyuşturucu madde kullanma suçundan şüpheli olarak müdafii bulunmaksızın dinlenen tanıkların, kovuşturma aşamasında beyanlarından dönmeleri hâlinde sanığı uyuşturucu madde ticareti yapmakla suçlayan kolluk ifadeleri CMK md. 148/4'de yer alan; "Müdafi hazır bulunmaksızın kollukça alınan ifade, hâkim veya...

Önleme Aramasının Sınırları

Önleme araması kararının içeriğinde önleme aramasının tatbikinin belirli suçlarla sınırlı tutulup tutulmadığı hususu önemlidir. Önleme araması kararının belirli suçlarla sınırlı tutulması hâlinde önleme araması neticesinde elde edilecek deliller belirtilen suçlar dışında delil olarak kullanılamaz ve hükme esas alınamaz. Yargıtay güncel içtihatına konu maddi vakıada, 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu'nda öngörülen...

Sanıkta yakalanan uyuşturucu madde bulaşıklı hassas terazi her durumda sanığın uyuşturucu madde ticareti suçuna ilişkin mahkûmiyetini gerektirmez.

Sanıkta ele geçirilen uyuşturucu madde bulaşıklı hassas terazinin; terazide bulaşığı bulunan uyuşturucu madde ile sanıkta yakalanan uyuşturucu maddenin farklı maddeler olması, sanığın hassas teraziyi kullanmak için aldığı uyuşturucu maddeyi tartmak için kullandığını savunması ve idrar testinde kullandığını belirttiği maddenin tespit edilmesi karşısında sanığın uyuşturucu madde ticareti suçundan beraatine karar verilmesi...

Yargıtay 10 Ceza Dairesinin 22.12.2021 tarihli 2021/14499 E. , 2021/14131 K. sayılı kararı;

Uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan kamu davası açılmasını gerektirir somut delillerin varlığına rağmen hatalı hukuki yorum neticesinde suç vasfı uyuşturucu madde kullanma olarak değerlendirilmek suretiyle uyuşturucu madde ticareti suçuna ilişkin verilen ek takipsizlik kararının, yeni delil elde edilmediği sürece kaldırılmasının mümkün olmadığına ilişkin Yargıtay 10 Ceza Dairesinin 22.12.2021 tarihli 2021/14499...

Uyuşturucu Madde Ticaretinde Nitelikli Hâle İlişkin “Şüpheden Sanık Yararlanır” Kararı;

Sanık hakkında uyuşturucu madde ticareti suçunu işlediği kabulüne gidilerek mahkûmiyet hükmü tesis edilmesi hâlinde dahi sanığın zilyetliğinde bulunan uyuşturucu maddelerin ayrı ayrı değerlendirilerek hüküm tesis edilmesi, TCK md. 188/4-a kapsamında artırıma gidilip gidilmeyeceğinin bu bağlamda değerlendirilmesi gerekir. Yani sanığın uyuşturucu madde ticareti yaptığı kabul edilse bile bulundurduğu bütün uyuşturucu maddelerin...

Olay Sırasında Ele Geçirilemeyen Tabancadan Ateşlenen Mermilerin 6136 sayılı Kanun Açısından Değerlendirilmesi;

Uygulamada suçta kullanılan ruhsatsız tabanca yakalanmasa dahi suçta kullanılan mermi çekirdeklerinin bulunduğundan ve bu mermi çekirdeklerinin tabancadan atıldığının sabit olduğundan bahisle sanığın 6136 sayılı Kanunun 13/1. maddesi gereğince cezalandırılmasına karar verilmektedir. Oysaki suçta kullanılan tabancanın bulunamadığı ve sadece ateşlenen mermi çekirdeklerinin ele geçirildiği durumda sanığın suçu 6136 sayılı Kanunun 13/1....

Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 23.10.2024 tarihli 2022/386 E.  ,  2024/323 K. Sayılı Kararı

İstinaf isteminde bulunulduktan sonra Bölge Adliye Mahkemesi re'sen bütün hukuka aykırılıkları inceleyebileceğinden istinaf gerekçelerini içerir dilekçenin inceleme/karar tarihine kadar sunulabileceğine ilişkin Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 23.10.2024 tarihli 2022/386 E.  ,  2024/323 K. sayılı kararı; İstinaf isteminde bulunulduktan sonra Bölge Adliye Mahkemesi re'sen bütün hukuka aykırılıkları inceleyebileceğinden istinaf gerekçelerini içerir dilekçenin inceleme/karar...

Gerekçeli Kararın Katılana Usûlüne Uygun Tebliğ Edilmemesi Üzerine Başvurumuza Binaen Sanık Hakkındaki Cezanın İnfazının Durdurulmasına İlişkin Karar;

Kesinleşmiş mahkûmiyet hükmüne karşı sanığın istinaf süresini geçirmiş olması hâlinde kararın katılanlara veya vefat etmişse katılanın yasal mirasçılarına usûlüne uygun olarak tebliğ edilip edilmediğinin kontrol edilmesi, kararın katılanlara usûlüne uygun olarak tebliğ edilmediğinin tespiti üzerine sanık adına infazın durdurulmasının talep edilmesi mümkündür. Yalnızca katılan adına gerçekleştirilen istinaf başvurusu da istinaf...

Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılmasına Karar Verilirken İhtilaflı Olan Zarar Miktarının Belirlenmesi

Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilip verilmeyeceği noktasında katılanın bildirdiği belgeye dayanmayan soyut zarar miktarının esas alınmaması, zararın miktarı hususunda taraflar arasında mutabakat yok ise Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 03.02.2009 tarih ve 2009/250-13 sayılı kararı doğrultusunda manevi zarar dahil edilmeksizin katılan tarafın basit bir hesapla olay sebebiyle uğradığı zararının tespit...

Yalan Tanıklık – Yargılamanın Yenilenmesi İlişkisi;

Mahkûmiyete esas alınan tek tanık beyanı olmasa da diğer tanık beyanları ile birlikte beyanının toplu bir şekilde değerlendirilerek hükme esas alınan tanık ile ilgili yalan tanıklık suçundan mahkûmiyet kararı verilmesi durumunda 5271 sayılı Kanun'un 311. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendindeki açık düzenleme nedeniyle yargılamanın yenilenmesi isteminin kabule değer olduğuna karar...

Denetimli Serbestlik Devam Ederken Tutuklama Kararı Verilmesi – İyi Hâl

Ceza İnfaz Kurumlarında, hükümlünün denetimli serbestlik sürecindeyken tutuklanması iyi hâlli olmadığına ilişkin temel gerekçe olarak kabul edilebilse de Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 2024/2265 E.  ,  2024/8844 K. sayılı, Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 2021/10242 E. , 2021/12393 K. sayılı kararlarında açıkça belirtildiği üzere iyi hâl değerlendirmesi ceza infaz kurumunda geçirmiş olduğu...

Yargıtay 10. Ceza Dairesinin 08.10.2024 tarihli 2024/6179 E.  , 2024/23611 K. sayılı kararı

Gizli olan şeyin ortaya çıkarılmasına yönelik olarak kolluğun sanığa sigara kutusunu ve çantasını açtırmasının rızaen teslim olarak nitelendirilemeyeceğine, bu durumun arama işlemi olduğuna, bu şekilde karar bulunmadığı durumda elde edilen uyuşturucu maddenin hükme esas alınamayacağına ilişkin Yargıtay 10. Ceza Dairesinin 08.10.2024 tarihli 2024/6179 E.  , 2024/23611 K. sayılı kararı; Kovuşturmaya yer olmadığına...

İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesinin 30.10.2024 tarihli 2023/396 E. , 2024/2177 K. sayılı kararı

Suç tarihinde yürürlükte bulunan Kanun uyarınca arama ve soruşturma yapma yetkisi bulunmayan Çarşı ve Mahalle Bekçilerinin sanık üzerinde gerçekleştirdikleri arama neticesinde elde ettikleri uyuşturucu madde, “suçun maddi konusu” ve “suç delili” olarak hükme esas alınamayacağından sanık hakkındaki mahkûmiyet kararının kaldırılıp beratine karar verilmesine ilişkin ; Suç tarihinde yürürlükte bulunan Kanun uyarınca...

Mağdura Ait Kredi Kartı Bilgilerinin Hileli Hareketlerle Telefon Vasıtasıyla Öğrenilmesi ve Bu Şekilde Harcama Yapılması Hâlinde Dolandırıcılık Suçunun Oluşmayacağına İlişkin;

Yargıtay 8. Ceza Dairesinin 20.12.2023 tarihli 2021/7573 E. , 2023/10327 K. sayılı kararı ile sanığın, mağdura ait kredi kartını alarak zilyetliğine geçirmeksizin, maddi değeri olmayan kredi kartı bilgilerini telefon vasıtası ile öğrenme şeklindeki eyleminin, banka veya kredi kartı bilgilerinin kişisel veri niteliğinde olması nedeni ile 5237 sayılı Kanun'un 136. maddesinde düzenlenen suçu...

Yargıtay 10. Ceza Dairesinin 24/04/2024 tarihli 2020/13699 E. , 2024/17883 K. sayılı kararı;

Yapılan ihbar neticesinde kimliği, adresi ve suçu işleme yöntemi belirlenen sanığın genel soruşturma usulleri ile takip edilerek delil toplanması yerine şüphelisi belli olmayan suçun işlendiği hususunda delil toplamaya yönelik uygulanması gereken gizli soruşturmacı kararına dayanarak delil toplanmasının, sanığın camının tıklanarak uyuşturucu madde satın alma iradesini ortaya koymasının suça teşvik niteliğinde...

Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 16.09.2021 tarihli 2020/427 E. , 2021/402 K. sayılı kararı

TCK md. 188/5'in tatbikine ilişkin mevcut deliller itibarıyla atılı suçun üç veya daha fazla kişi tarafından birlikte işlendiğinin kabul edildiği hâllerde ilgili maddenin uygulanması için üç sanık hakkında da mahkûmiyet kararı verilmesinin gerekmeyeceği, sanıkların birinin veya ikisinin yakalamalı olduğu dosyalarda dosyanın tefrik edilerek kalan sanık/sanıklar hakkında TCK md. 188/5'in tatbik...

Yargıtay 10. Ceza Dairesinin 20.01.2022 tarihli 2021/13415 E. , 2022/450 K. sayılı kararı;

Birden fazla kişinin bulunduğu ikâmette yakalanan ve ikâmette birden fazla kişi olduğu için kime ait olduğu bilinmeyen uyuşturucu maddelerin ve suç eşyalarının kendisine ait olduğunu beyan ederek kendi ikrarıyla suçunun ortaya çıkmasını sağlayan sanık hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması gerektiğine ilişkin Yargıtay 10. Ceza Dairesinin 20.01.2022 tarihli 2021/13415 E. ,...

Yargıtay 10. Ceza Dairesinin 17.01.2023 tarihli 2021/3512 E. , 2023/297 K. sayılı kararı;

Uyuşturucu madde ticareti suçlarına ilişkin yargılamalarda; sıklıkla sanıkların kovalamaca sonucu yakalandığı, sanıkların yakalandığı yere yakın yerde bulunan uyuşturucu maddelerin sanıklarca atıldığından bahisle tutanak düzenlendiği görülmektedir. Fiziki takibi ve sanığın yakalamasını gerçekleştiren kolluğun uyuşturucu maddenin sanık tarafından atıldığına ilişkin görgüsü yok ise yakalanan yere yakın konumda bulunan uyuşturucu maddelerin sanığa ait...

Uyuşturucu Madde İle Aynı Yerde Bulunan Hassas Teraziyi Ele Geçirilen Uyuşturucu Maddenin Tartımı İçin Polislerin Kullandığı Savunması;

Bilindiği üzere uyuşturucu madde ticareti suçunda, uyuşturucu maddelerle birlikte hassas terazinin ele geçirilmesi ve hassas terazi üzerinde uyuşturucu kalıntısı tespit edilmesi suçun sübutu noktasında önemli bir delildir. Nadir de olsa kolluğun uyuşturucu maddeyi yakaladığı anda, düzenlediği tutanağa esas olması için maddeyi ele geçirdiği hassas teraziyi kullanmak suretiyle tarttığı bilinmektedir. Yargıtay...

Yargıtay 7. Ceza Dairesinin 01.04.2024 tarihli 2023/9966 E.  ,  2024/3596 K. sayılı kararı;

Gecikmesinde sakınca bulunan hâlin gerekçeleri belirtilmeden soyut bir biçimde gecikmesinde sakınca bulunan hâl bulunduğu belirtilerek Haftaiçi mesai saatleri içerisinde Cumhuriyet Savcısının verdiği yazılı arama emrinin hukuka aykırı olduğuna ilişkin Yargıtay 7. Ceza Dairesinin 01.04.2024 tarihli 2023/9966 E.  ,  2024/3596 K. sayılı kararı; (Bu içtihat diğer Daireler tarafından kabul görmemektedir. Kaçakçılık dosyalarında...

Uzlaştırmaya Tabi Olmayan Suç ile Uzlaştırmaya Tabi Olan Suçun Aynı Mağdura Karşı Farklı Zamanlarda İşlenmesi

5271 sayılı CMK md. 253/3; "Uzlaştırma kapsamına giren bir suçun, bu kapsama girmeyen bir başka suçla birlikte aynı mağdura karşı işlenmiş olması hâlinde de uzlaşma hükümleri uygulanmaz." hükmünü haizse de suçların aynı mağdura karşı birlikte işlenmesinden kastedilenin sanığın aynı iddianame içeriğinde aynı mağdura karşı uzlaştırma kapsamına giren bir suç ile...

Sanığın Duruşmadan Bağışık Tutulma Talebi Olmadığı Hâlde Mahkemece re’sen Duruşmadan Bağışık Tutulma Kararı Verilmesi

Ceza yargılamasında Mahkemelerce duruşmadan bağışık tutulma talebi bulunmayan sanıklar hakkında duruşmadan bağışık tutulmaya ilişkin ara karar tesis edilerek sanıkların yokluğunda hüküm tesis edilebildiği görülebilmektedir. Sanığın duruşmadan bağışık tutulma talebi olmadığı hâlde Mahkemece re'sen duruşmadan bağışık tutulma kararı verilmesinin usûle aykırı olduğuna ve cezaevinde hükümlü olarak bulunan sanık hazır edilmeksizin hüküm...

Telefon Numarasının Paylaşılması

Kişisel veri niteliğindeki telefon numarasının mağdurun rızası hilafına üçüncü kişilerle paylaşılması durumunda hafızada tutulan telefon numarasının paylaşılması TCK md. 134'te düzenlenen özel hayatın gizliliğini ihlal suçunu oluşturabilecekken, rehberde kayıtlı telefon numarasının paylaşılması TCK md. 136'da düzenlenen kişisel verinin hukuka aykırı yayılması suçuna karşılık gelecektir. Dolayısıyla bu durumda, veriyi ne şekilde...

Poşette Çıkan Parmak İzinin Delil Değeri;

Günlük hayatta sıklıkla el değiştirmesi mümkün poşetler üzerinde sanığın parmak izinin tespit edilmiş olmasının tek başına atılı suçu işlediğinin ve diğer sanıkların suçuna iştirak ettiğinin kanıtı olamayacağına ilişkin Yargıtay 8. Ceza Dairesinin 18.12.2024 tarihli 2024/20989 E. , 2024/9749 K. sayılı kararı; Günlük hayatta sıklıkla el değiştirmesi mümkün poşetler üzerinde sanığın parmak...

Sigorta Dolandırıcılığına İlişkin Önemli Emsâl Karar;

Evrâk üzerinde kurulmuş şirketlerde sigortalı işçi olarak çalışıyormuş gibi sigorta bildirimleri düzenlenerek SGK'ya bildirilen sanıkların eylemleri yönünden; kurumun denetim imkanını ortadan kaldıracak mahiyette hileli bir hareketlerinin bulunmaması, kurumun kendisine bildirilen iş yerlerini ve işe giriş bildirgelerini denetleme yetkisinin her zaman bulunması, sigorta primlerinin katılan kuruma yatırılmış olması halinde 5510 sayılı...

Talimat Mahkemesinde Sorgusu Yapılan Sanığa “Esas Mahkemesinde Savunma Yapmak İsteyip İstemediğinin” Sorulmaması

Talimat mahkemesinde istinabe suretiyle sorgusu yapılan sanığa “esas mahkemesinde savunma yapmak isteyip istemediğinin” sorulmaması Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 14.02.2012 tarihli ve 248-37 ile 22.11.2011 tarihli ve 192-241 sayılı kararlarında; “Sorgusundan önce sanığa, ifadesini yargılamayı yapan mahkeme huzurunda vermek isteyip istemediğinin sorulmaması veya sorulması üzerine duruşmadan bağışık tutulmak istemediğini belirtmesine karşın...

Yargıtay 8. Ceza Dairesinin 18.11.2024 tarihli 2021/18697 E. , 2024/8781 K. sayılı kararı;

Suça sürüklenen çocuk tarafından gösteri sırasında "Biji Serok Apo" şeklinde atılan slogan nedeniyle kamu düzeni açısından açık ve yakın bir tehlikenin ortaya çıktığına dair delil, iddia ya da tespit bulunmaması nedeniyle suçu ve suçluyu övme suçunun yasal unsurlarının oluşmayacağı, SSÇ'nin CMK md. 223/2-a uyarınca beraatine karar verilmesi gerektiğine ilişkin Yargıtay...

Kolluk tarafından tanzim edilen şüphelinin tabi tutulduğu adli işlemleri gösterir tutanakta belirtilen saatin, Cumhuriyet Savcısı ile görüşme tutanağının düzenlendiği belirtilen saatten önce olması;

Cumhuriyet Savcısının gecikmesinde sakınca bulunan hâl kapsamında verdiği talimatlara binaen gerçekleştirildiği belirtilen adli işlemlerin, kolluk tarafından tanzim edilen tutanakta gerçekleştirildiği belirtilen saat ile kolluk tarafından düzenlenen Cumhuriyet Savcısı ile görüşme tutanağının düzenlendiği saatin kıyaslanması önem arz eder. Somut olayda, Cumhuriyet Savcısının gecikmesinde sakınca bulunan hâl kapsamında verdiği iddia olunan talimata...

Taraf Vekillerine Yapılan Uzlaştırma Teklifinin Usûle Aykırı Olduğuna İlişkin;

Uzlaştırma teklifinin taraf vekillerine yapılamayacağı, bu şekilde gerçekleştirilen uzlaştırma teklifinin usûle aykırı olduğu dolayısıyla gerçekleştirilmemiş sayılacağı, ancak müştekinin veya suçtan zarar görenin özel hukuk tüzel kişisi olması hâlinde vekâletnamede özel yetki var ise vekile uzlaştırma teklifi yapılabileceğine ilişkin Yargıtay 11. Ceza Dairesinin 17.10.2024 tarihli 2022/10737 E.  ,  2024/11926 K. sayılı...

İkinci Kez Mükerrirliğe İlişkin İnfazın Durdurulması Kararı

Sanık hakkında tesis edilen mahkûmiyet kararı içeriğinde kanun yollarına başvurulmadığı takdirde hükmün kesinleşeceğinin tereddüde yer vermeyecek şekilde açıkça gösterilmemesi durumunda tefhim ve tebliğ yasal sonuçlarını doğurmaz. İkinci kez mükerrir hükümlerinin uygulanmasına esas alınan kesinleşmiş mahkûmiyet hükmüne karşı gerçekleştirdiğimiz istinaf başvurusunun reddine karşı istinaf başvurumuzun, esas kararın hüküm kısmında kanun yollarına...

Sanığa İddinamenin Tebliğ Edilmemesi – Yasak Delil

Sanığın savunmasının iddianame tebliğ edilmeksizin alındığı sırada sanığa duruşmaya ara verilmesi hakkının hatırlatılmaması durumunda sanığın savunmasının "yasak delil" mahiyeti kazanacağına ve 5271 sayılı CMK'nin 289/1-i maddesine göre "hükmün hukuka aykırı yöntemlerle elde edilen delile dayanması" hukuka kesin aykırılık hâlinin mevcut olacağına ilişkin Adana BAM 8. Ceza Dairesinin 15.09.2020 tarihli ve...

Basit Dolandırıcılık Suçu ile Resmi Belgede Sahtecilik Suçunun Birlikte İşlendiği Durumda Uzlaştırma

Uzlaştırma hükümlerinin tatbikine ilişkin uygulamada sıklıkla rastlanan hatalardan biri de şüpheli/sanık tarafından resmî belgede sahtecilik suçu ile basit dolandırıcılık suçunun birlikte işlendiği durumlarda uzlaştırma kapsamına giren bir suçun, bu kapsama girmeyen bir başka suçla birlikte aynı mağdura karşı işlenmiş olması hâlinin varlığından bahisle dolandırıcılık suçu açısından uzlaştırma hükümlerinin uygulanmadan hüküm...

SEBBİS- Adil Yargılanma Hakkının İhlâli

Ceza yargılamasında uygulamada cezaevinde bulunan sanığın savunmasının duruşmada hazır edilmek suretiyle alındığı, devam eden diğer celselerde ise sanığın SEGBİS ile bağlanmasının sağlandığı görülse de Anayasa Mahkemesi’nin 18.09.2024 tarihli ve 2021/26906 başvuru numaralı kararı ile beyanları mahkûmiyet hükmüne esas alınan tanığın dinlendiği celse sırasında duruşmaya SEGBİS ile bağlanan başvurucunun talebini üç...

İkinci Kez Mükerrir Cezanın İnfazının Durdurulması Gerekçesi Olarak Tekerrüre Esas Alınan Cezaya İlişkin İlâmın Katılana Tebliğ Edilmeksizin Kesinleştirilmiş Olması

İkinci kez mükerrir uygulamasına ilişkin hükümlünün ikinci kez mükerrir kabul edildiği mevcut dosya, ikinci kez mükerrirliğe esas alınan ilâm, ikinci kez mükerrirliğe esas alınan ilâm açısından mükerrirliğe esas alınan ilâm ve mükerrirliğe esas alınabilecek potansiyel diğer ilâmlar incelenirken infazın durdurulması açısından yalnızca temsil olunan sanık adına gerçekleştirilen işlemler/eksik yapılan işlemler...

Disiplin Cezasının İnfazına Geç Başlanması Hâlinde İyi Hâllilik Süresinin Hesaplanması

5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun md. 48/4 uyarınca hükümlü hakkında verilmiş bir disiplin cezasının varlığı hâlinde disiplin cezasının kaldırılmasında ve iyi hâlin kazanılmasında cezanın infaz edildiği tarihten sonra kanunda belirtilen sürelerin geçmesi gerekir. Ancak disiplin cezasının kesinleşmesine rağmen infazının hükümlünün kendisinden kaynaklanan bir kusur nedeniyle gecikmediği,...

Ceza İnfaz Kurumunda Yer Alan Sanığa Yapılan Tebligat

Sanık karar duruşmasına ceza infaz kurumunda bulunduğu sırada SEGBİS sistemi ile katılmış veya duruşmaya katılmamışsa dahi gerekçeli kararın tebliği sırasında ceza infaz kurumunda bulunuyorsa kararın içeriğinde hükme karşı başvurulabilecek kanun yolu, süresi, sürenin ne zaman başlayacağı, mercii, başvuru şekli ve kanun yollarına başvurulmadığı takdirde hükmün kesinleşeceğinin tereddüte yer vermeyecek şekilde...

Zararı Gidermiş Olmanın Suçu Kabul Anlamına Gelmeyeceğine İlişkin;

Malvarlığına karşı işlenen suçlarda şüpheli veya sanıkların mağdurun zararını karşılamaya dönük tereddütlerinden biri de zararı karşılamış olmalarının Mahkemece suçu kabul şeklinde yorumlanabileceği şeklindeki inanışlarıdır. Zararın karşılanmış olması hususu kuşkusuz hâkimin suçun sübutuna ilişkin kabulü üzerinde etkili olabilir. Ancak dosya kapsamında mahkûmiyeti gerektirecek başkaca anlamlı bir delil bulunmuyorsa hâkimde sanığın suçtan...

Adli Para Cezasından Çevrilme Hapis Cezasının İnfazı Sırasında Firar

Ödenmeyen adli para cezasının hapis cezasına dönüştürülmesi durumunda çevrilen hapis cezasının infazı sırasında hükümlünün firar ettiğinden bahisle Kapalı Ceza İnfaz Kurumuna iade edilmesi hukuka aykırıdır. Zira bu hükümlüler, cezalarını doğrudan Açık Ceza İnfaz Kurumunda infaz ettiklerinden ve "iade" sözcüğü ile kanunda kastedilen sonradan kapalıdan açığa ayrılanlar olduğundan firar suçunun varlığından...

Uzlaştırma Teklif Formunun Bizzat Uzlaştırmacının Kendisi Tarafından Tebliğe Çıkarılmasının Hukuka Aykırılığına İlişkin;

Uzlaştırmaya tabi suçların önemli bir kısmında uzlaşma teklif formlarının uzlaştırmacının bizzat kendisi tarafından tebliğe çıkarıldığı ve uzlaşmanın sağlanamadığından bahisle dosyanın kapatıldığı görülse de Ceza Muhakemesinde Uzlaştırma Yönetmeliğinin 29. maddesi uyarınca uzlaştırma teklif formlarının uzlaştırmacı tarafından değil Uzlaştırma Bürosu tarafından tebliğe çıkarılması gerekir. Aksi hâlde usûlüne uygun tamamlanmış bir uzlaştırma sürecinden...

Alkolmetreye Üflememek Kabahati

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 12.06.2024 tarihli ve KYB-2024/66198 sayılı kanun yararına bozma istemi içeriğinden "alkolün kandaki miktarını tespit amacıyla kollukça teknik cihazlar kullanılmasını kabul etmemek" (alkolmetreye üflememek) kabahatine ilişkin önemli tespitler; Kolluk görevlileri tarafından düzenlenen tutanakta teknik cihazla ölçüm yapılacağının bildirildiğinin belirtildiği ancak teknik cihaz kullanılmasının kabul edilmemesi halinde kanuni sonuçları hakkında...

Basit Yargılama Usûlü İndiriminin Takdiren Uygulanmaması

Anayasa Mahkemesinin 14.01.2021 gün ve 2020/81 E. , 2021/4 K. sayılı kararı ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'na 17.10.2019 tarih ve 7188 sayılı Kanun'un 31. maddesiyle eklenen geçici 5. maddesinin "01.01.2020 tarihi itibariyle... hükme bağlanmış ve kesinleşmiş dosyalarda .... basit yargılama usulü uygulanmaz" bölümündeki; "hükme bağlanmış" ibaresinin Anayasanın 38. maddesine...

Salt Müşteki Beyanıyla Mahkûmiyet Hükmü Tesis Edilmesinin Hukuka Aykırılığı

Yargıtay 6. Ceza Dairesinin 24.06.2024 tarihli ve 2022/14681 E. , 2024/7655 K. sayılı kararı ile "şüpheden sanık yararlanır" ilkesine ve müşteki beyanlarına dayanılarak mahkûmiyet hükmü kurulmasına ilişkin detaylı açıklamalara yer verilmiş, şüpheden sanık yararlanır ilkesi uyarınca başkaca delillerle ispatı mümkün olaylarda yalnızca müşteki beyanına dayanılarak sanığın mahkûmiyeti cihetine gidilmesinin; "yargılama...

Yargıtay 10. Ceza Dairesinin 10.01.2024 tarihli ve 2022/4525 E., 2024/268 K. sayılı kararı;

Kolluk tarafından teknik araçlarla izleme kararı olmaksızın hukuka aykırı olarak alınan görüntü kaydına dayanılarak sanıkların kimlik tespitlerinin yapıldığı durumda zehirli ağacın meyvesi de zehirli olur ilkesi gereği sanıkların kimliklerinin tespit edilmesi ve devamında elde edilen delillerin de hukuka aykırı olduğunun kabulü gerekir. Yargıtay 10. Ceza Dairesinin 10.01.2024 tarihli ve 2022/4525 E.,...

Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 11.10.2024 tarihli 2024/3446 E.  ,  2024/6498 K. sayılı kararı;

Kapalı ceza infaz kurumundan açık ceza infaz kurumuna ayrılmaya ilişkin Açık Ceza İnfaz Kurumlarına Ayrılma Yönetmeliği uyarınca süre hesaplanırken adli para cezasından çevrili hapis cezasının dikkate alınmaması ve yalnızca doğrudan verilen hapis cezalarının süresi dikkate alınmak suretiyle hesaplama yapılması gerekir. Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 11.10.2024 tarihli 2024/3446 E.  ,  2024/6498...

Ankara Bölge Adliye Mahkemesinin 26.09.2024 tarihli 2024/2293 E. , 2024/2081 K. sayılı kararı;

Ceza yargılamasında katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar gören kişinin/kurumun usûlen davadan, duruşma gününden haberdar edilmemesi kararın bozulmasını ve katılanın duruşmaya katılmak üzere davetini ve yargılamanın yenilenmesini gerektirir. Yalnızca gerekçeli kararın tebliği ve yasa yollarına başvuru hakkını kullanmasının sağlanması bu eksikliği gidermez. Ankara Bölge Adliye Mahkemesinin 26.09.2024 tarihli 2024/2293 E....

Sanığın adli sicil kaydında bulunan mahkûmiyet hükmünün infazından sonra TCK md. 58 uyarınca tekerrür hükümlerinin uygulanmamasına ilişkin süreler geçmiş ise mahkûmiyet hükmü sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmesine engel teşkil etmez.

Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 03.02.2009 tarihli ve 2008/250 E., 2009/13 K. sayılı kararı ile aynı doğrultuda kabul ile sanık hakkında HAGB kararı verilmesine ilişkin ilk derece mahkemesi kararı; https://x.com/AvBedirhanSim/status/1831008135609491552

Yargıtay 10. Ceza Dairesinin 11.04.2023 tarihli ve 2020/19385 E., 2023/3295 K. sayılı kararı;

CMK md. 191 uyarınca duruşmanın başlangıcında sanığın ve müdafiinin duruşmaya katılıp katılmadığının tespitinin yapılması gerekir. Sanığın hazır olmadığı tespit edildikten sonra zabıt içeriğinde sanık veya müdafiinin duruşmaya katılım sağlayıp sağlamadığını belirsizleştirecek; "Sanıktan tevsii tahkikat talebi olup olmadığı soruldu", "Sanıktan esas hakkındaki savunması soruldu", "Sanıktan son sözü soruldu" şeklindeki çelişkili ifadelerin...